Parti İçi Demokrasi Irak Siyasi İstikrarının En Önemli Ayağıdır

Rahman Ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla
Parti İçi Demokrasi Irak Siyasi İstikrarının En Önemli Ayağıdır*

Dr. Abdulrahman Muhammed Sayed
Avukat, Arap Hukuk Uzmanları (ALE) Başkanı

Bu makalede, Irak siyasi hayatının sorunları ele alınacak olup, genel anlamda siyaset sahnesinde, daha özel anlamda ise partiler içinde mezheplerin egemen olmasının bu sorunlar arasında ön planda yer aldığından bahsedilecektir. Her ne kadar modern çağda siyasi partiler demokratik sistemlerin temel ayağı sayılsa da, partizan hayatın mezhep sempatizanlığı ile şekillenmesi, gücün kişiselleştirilmesi, liderin merkezi bir rol oynaması ve bunların böyle olması gerektiğinin düşünülmesi bu partileri devletin yıkılması ve birlik ve istikrarının sarsılmasına bir etken haline getirir.
Bu açıdan, eğer bizler Irak siyasi hayatında radikal reformlar yapmak istiyorsak, bunun başlangıç noktası siyasi partiler ve özellikle parti içi genç kadrolar olmalı, partiler içinde demokrasinin sağlanması ve kişisellikten kurumsallığa geçilmesi yolunda çalışmalar yapılmalıdır.

In the name of Allah, the Compassionate, the Merciful
Intra-Party Democracy is the Most Important Pillar of Iraqi Political Stability

Dr. Abdulrahman Muhammed Sayed
The President of ALE (Arab Legal Experts)

In this essay, the issues of Iraqi political life will be dealt with, and it will be discussed that the fact that sects hold sway in the political arena in general, and in parties in particular, is in the foreground among these issues. Although political parties are considered the main pillar of democratic systems in the modern age, the shaping of partisan life through sectarian sympathies, personalization of power, the leader’s playing a central role and the opinion that it always has to be this way make these parties factors in the collapse of the state and in the undermining of its unity and stability.

In this respect, if we want to make radical reforms in the Iraqi political life, its beginning point should be political parties and especially young intra-party staff, and there should be efforts in the way of intra-party democracy and shifting from personality to institutionalism.

*Bu tebliğ, 23-24 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleştirilen Uluslararası Irak Sempozyumu’nun 1. gün 1. oturumunda sunulmuştur.