Yeni Yargı Paketi Hangi Reformları İçeriyor?

Önceki hafta Yeni Yargı Paketiyle ilgili detayları paylaşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, paketin aynı zamanda 23. fasıl başta olmak üzere AB entegrasyon süreciyle de doğrudan bağlantısı olduğu detayını paylaştı. Davutoğlu alınan kararların yargı mensupları, STK’lar, barolar ve bütün toplum kesimleriyle istişare edileceğini belirtirken söz konusu paketin nihai bir reform paketi olmadığının da altını çizdi. İşte Başbakan Davutoğlu’nun Yeni Yargı Paketi’ne dair açıkladığı detaylardan dikkat çeken noktalar:

Davutoğlu: Temelde 5 hedefi gözetiyoruz ve 22 önemli reform unsuru bu paket içinde yer alıyor. Birinci hedefimiz yargı bağımsızlığının ve özellikle tarafsızlığının daha da güçlendirilmesi. Son yıllarda yaşadıklarımız, yargımıza olan güvenimiz tam ancak yargı içinde yapılanmalar ya da yargı dışında olabilecek gelişmelerle ilgili olarak bağımsızlığın ve tarafsızlığın yeniden kapsamlı şekilde güçlendirilmesi ihtiyacını açık bir şekilde ortaya koymuştur.

İkinci hedef, yargıdaki hesap verebilirliğin ve şeffaflığın artırılması. Demokratik hayatta şeffaflıktan azade hiçbir kurum olamaz, hiçbir yapı olamaz. Aynı şekilde hesap verebilirlik bütün demokratik kurumların, bütün kamu adına iş yapan herkesin mutlaka muhatap olması gereken husustur.

Türkiye’de 2002’den önce biriken dosyaların daha hızlı ve etkin bir şekilde ele alınması için yeni tedbirler getirilecek.

Vatandaşların memnuniyetini esas alan, insan odaklı bir sistemin geliştirilmesi ve özgürlüklerin koruyan ve geliştiren bir anlayışın hakim kılınması hedeflenecek.

Yargıdaki çok başlılık giderilecek.

Davutoğlu: İdari, adli, askeri gibi ayrımlar yargı sistemimizde var, uyuşmazlık mahkemeleri söz konusu bütün bunlar tekrar gözden geçirilip mümkün olduğu kadar yargı sistemini birbiriyle entegre birbiriyle çelişmeyen ve temel hukuk sisteminin her alanda uygulandığı bir yapıya dönüştürülecek.

Yargının hesap verebilirliği ve şeffaflığı artırılacak.

Davutoğlu: Bütün toplum kesimleri, yargı mensuplarıyla istişareler içinde HSYK’nın oluşumu ve yapısı da dahil olmak üzere yargının hesap verilebilirliği ve şeffaflığını artıracağız. Bu kapsamda tüm yargı mensuplarının uyması gereken etik ilkeler yine yargı mensupları tarafından belirlenecek. Bunu yine dikkat ederseniz Yeni Türkiye Sözleşmesi’nde vurguladığım hususlardan biri hesap verebilirlik ve şeffaflık ve bütün toplum kesimleri için geçerli etik normları ortaya koymak. Bu yargı için de geçerlidir. Bu açıdan da yargı mensuplarımızın öncülük yapmasını bekliyoruz. Yalnız siyasilerin değil, kamu yönetiminin de halka karşı sorumluluğu var. Bu anlamda son derece şeffaf ve vatandaşlarımızın bilgisine sunulacak şekilde yargı kararlarını halka açacağız.

Yargının hesap verebilirliği ve şeffaflığını artırmak için mahkeme ve savcılıkların yıllık faaliyet raporları hazırlaması zorunlu hale getirilecek. Aynı zamanda yayımlanacak olan bu raporlar sayesinde herkesin mahkemelerin hangi temele dayalı olarak hangi kararı aldığı konusunda bir erişime sahip olması sağlanacak. Böylece yargı organlarının faaliyeti, performansı, ilk defa kamuoyu tarafından bilinecek ve denetlenebilecek.

Ayrıca şeffaflığı güçlendirmek için yüksek mahkeme kararlarının herkesin erişimine açılması sağlanacak. İçtihat kararları halkın erişimine açılacak ve şeffaflık güçlendirilecek.

Yargıya güven ve memnuniyet anketleri yapılacak; vatandaşların güven ve memnuniyeti ölçülecek.

Davutoğlu: Yargıya güven yüzde 100 olmalı ki halk kendini huzurda hissedebilsin. Tuz kokarsa sözü tam da yargı için geçerlidir. O güveni sağlamak durumundayız. Yargı mensuplarımıza buradan seslenmek istiyorum, sizlerin halka vereceğiniz güven, toplumsal huzurun en önemli teminatıdır. Mahkemeye gittiğinde adaletle muamele göreceğini bilen birinden daha huzurlu bir insan olamaz. Vatandaşların evinde rahat uyuyabilmesi, mahkemelerin hak ve adalet dağıttığına dair güvenin olmasıyla ilgili.

‘Herkes için ve ulaşılabilir adalet ilkesi’ temel ilke olacak ve vatandaşın adalete erişimini kolaylaştırılacak.

Vatandaşların hak arama yollarını güçlendirmek için devlet desteği sağlanacak, hukuki himaye sigortası teşvik edilecek.

Davutoğlu: Vatandaşlar, sağlık sigortası gibi hukuki himaye sigortasına girebilecekler ve devlet bu sigorta primlerinin belli bir nispetini karşılayarak bunu teşvik edecek. İnsanlık hali, her an hukuki bir durumla karşılaşabiliriz. Acaba avukatlık parasını nereden bulacağız, mahkeme masrafını nasıl karşılayacağız diye bir kaygı duymamak için vatandaşlarımızın her biri gönüllü olarak hukuki himaye sigortasına girebilecek ve girenleri de biz destekleyeceğiz. Böylece insanlık hali, karşılaşıldığında, sağdan soldan borç bularak ya da mahkeme masrafını karşılayamam korkusuyla hak arama konusunda vatandaşlarımız tereddüde düşmeyecekler.

Maddi durumu zayıf ve yetersiz vatandaşlara ücretsiz avukat sağlanmasını kapsayan adli yardım uygulaması genişletilecek ve kolaylaştırılacak. Ayrıca himaye sistemi de getirilecek.

Avukatların belli sürelerde gönüllü olarak ücretsiz hizmet vermesi uygulaması da hayata geçirilecek.

Tıpla hukuku birleştiren “hukuk kliniği” kavramı yerleştirilip geliştirilecek; üniversitelerle iş birliği halinde belli hukuki yardım sistemleri, hukuki klinikler kurulacak.

Mağdur hakları güçlendirilecek. Yeni yaklaşımlar mağdur odaklı yaklaşım olacak. Seçimden sonra ilk devreye sokulacak kanunlardan biri hazırlığı süren söz konusu temel kanun olacak.

Söz konusu kanun ile mağdur hakları güçlendirilecek, tekrarlanan mağduriyet olmaması için takip sistemi kurulacak ve mağdurlara özgü uygulamalar getirilecek:

Davutoğlu: Amacımız, eski hükümlülere sağladığımız kamuda istihdam gibi bazı imkanların mağdurlara da sağlanması. Mağdurlar, şiddete uğrayan kadınlardan çocuklara ve diğerlerine kadar onların kamuda rehabilite edilmesi, gerekirse istihdam edilmesine dönük de özel bir kanuni düzenleme de planlıyoruz. Yine bu kanunla ağır şiddet suçundan mağdur olmuş kişilerin zararlarını sorumlulara rücu ettirmek suretiyle devlet ödeyecek. Bu, devrim mahiyetinde bir adım. Yani ağır şiddet suçuyla mağdur edilmiş, tazmin edilmesi gereken bir durumla karşı karşıya kalmış mağdur, devlet bu tazmini yapacak, rücuyu da suçu işleyene döndürecek.

Avukatlık müessesesi, savunma güçlendirilecek. Savunmanın güçlendirilmesi adına, ilgili meslek kuruluşlarıyla iş birliği içinde, mesleğin sorunlarına son verecek adımlar atılıp yeni düzenlemeler hayata geçirilecek. Bu kapsamda avukatlık kanunu baştan sona barolar ve avukatlarla iş birliği, görüşme halinde yenilenecek.

Noterlere Yargı Görevi

Noterlik sistemi güçlendirilecek, noterlere bazı çekişmesiz yargı işleri verilecek, yargı organlarının iş yükü hafifletilecek:

Davutoğlu: Çok basit bir iki görüşmeyle halledilebilecek hususlar yargıya kadar intikal ediyor. Halbuki noter huzurunda iki taraf görüşlerini ifade etse, uzlaşma sağlansa, noter o görüşme neticesinde özellikle gayrimenkullerle ilgili bazı konularda yetkilendirilip daha ilk aşamada koruyucu hekimlik, ilk aşama hukuk aşaması gibi muhataplarla görüşüp bir sulh üzerinde sonuca varırlarsa mahkemelerin önündeki yükler de azalacaktır.

Bilirkişi müessesesinde yeni bir kurumsal yapılanmaya gidilecek. Bu kurumsal yapılanma vasıtasıyla sistemin kalite standartları oluşturulup, denetim sistemi kurulacak.

Bugüne kadar yapılan adalet sarayları kadar yeni adalet sarayları yapılacak.

Adalet veri bankası kurularak adalet alanında her türlü veri dikkatle incelenip takip edilecek. Adalet istatistiklerine ilişkin kapasite geliştirilecek. Bu istatistikler ve adaletle ilgili her türlü veri bu bankada barındırılacak ve buna herkesin erişme imkanı olacak.

Yargıda e-adalet hizmeti daha da etkin hale getirilecek.

Davutoğlu: Her yerde ‘e’ var. Adalet tabii ‘e’ ile ifade edilemeyecek kadar derin bir kavram. e-adaletin esası, işlem bakımından. Yoksa adalet ‘e’ değildir, vicdandır temelde.

UYAP kapsamında halen kullanılan, sesli ve görüntülü bilgi sistemi SEGBİS uygulaması daha da genişletilerek geniş kapsamlı iletişim ağı kurulacak.

Davutoğlu: Bu o kadar insani bir uygulama ki. Yani bir hasta yatağında, ifadeye çağrılıyor. Bir mahkumun hapishaneden oraya devredilmesi bile bir sürü güvenlik problemi, bir sürü sıkıntı. İşte 12 Eylül davasında da göründüğü bazı hususlarda da yaşlı vs. mahkemeye gitmesi zor olan kişilerin görüntülü bir şekilde ifadeleri alınacak. Bu görüntülü sistemle, SEGBİS uygulamasını daha da yaygınlaştırarak, mümkün olduğu kadar insanların bulundukları yerlerde adalete muhatap kılınması sağlanacak.

Devletin diğer kurumlarının UYAP ile entegrasyonu güçlendirilecek; böylece uzaktan ifade alma, bilgiye ulaşma, devlet kurumları arasında adaletle ilgili bilgi alışverişi çok daha kolay hale gelecek.

İstinaf mahkemeleri hayata geçirilerek daha hızlı ve etkili yargılama sistemine kavuşulacak.

Davutoğlu: Yargıtay, Danıştay ve diğerleri, yüksek mahkemelerle ilk mahkeme kademeleri arasında bir kademe olmadığı için içtihat mahkemesi olarak çalışması gereken yüksek yargı organları, bir sonraki kademe mahkemeler gibi algılanmıştı. Şimdi istinaf mahkemelerinin kurulmasıyla yüksek yargıdaki iş yükü son bulacak. Yüksek mahkemeler asli işlevlerini, yani içtihat mahkemeleri haline dönüşmüş olacak.

Yediemin depolarına lisans getirilerek haczedilen eşyaların her biri koruma altına alınacak. İcra ve iflas işleminde mal kaybının önüne geçilecek.

Haczedilen malların gerçek değerinin altında satılmaması ve bu suretle borçlu ile alacaklıların haklarının korunması için ihalelere elektronik teklif verme imkanı getirilerek mallar, bir grubun elinde ayarlanmış satışlarla el değiştiremeyecek. Söz konusu elektronik imkanlarla, teklif verme imkanı sağlanarak en iyi değer kazanması da temin edilecek.

İcra dairelerinin teşkilat yapısı yeniden düzenlenecek; sistemden kaynaklanan sorunlar ortadan kaldırılarak hizmetlerin etkinliği artırılacak.

Yeni icra takiplerinin büyük çoğunluğunu oluşturan abonelik sözleşmelerinden kaynaklanan alacaklar için alternatif tahsil usulleri geliştirilecek.

Adliyelerde danışma masaları ve ön büroları kurularak vatandaşların işleri kolaylaştırılacak.

Hakim ve savcı açığı kapatılacak. Gelecek dönemde hakim ve savcı oranı açısından hedef, Avrupa Konseyi ortalamasının yakalanması olacak. Hakim ve savcı sayısının artırılması ile vatandaşların davalarının daha kısa sürede sonuçlanması sağlanacak.

İdeal yargılanma süreleri yeniden belirlenecek.

Davutoğlu: Gerçekten, hepimizin hayatta karşı karşıya kalabileceğimiz bir durum. Beni en fazla bu pakette heyecanlandıran hususlardan biri bu oldu. Uzun yargılama, herkesin şikayet ettiği bir husus. ‘Geç gelen adalet, adalet değildir’ deyişinde olduğu gibi. Şimdi her bir dava için veya dava türü için bir ideal yargılama süresi belirleyeceğiz. Normal olarak, orada ne kadar sürede bu yargılama bitebilir Ve makul bir sürede yargılamanın bitirilmesini takip edeceğiz. Sürekli ertelenen davalar, 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl, zaman aşımına uğrayan davaların önüne geçmek için, yargılamanın makul bir sürede sonuçlanması için her bir dava türüne yönelik, ortalama görülme süreleri belirlenecek ve bu da ilan edilecek. Bu yargı sistemi için gerçek bir anlamda devrim.

Vatandaşlar, davalarının ne kadar sürede sonuçlanacağı hakkında artık bir fikir sahibi olacak. Gecikme olursa da bunun nereden kaynaklandığı konusunda araştırma yapılacak.

Davutoğlu: Mahkemeler, ideal yargılama sürelerini kamuoyuna duyuracak ve her bir dava için taraflara bildirecekler. İdeal yargılama süresini aşan dosyalar için özel takip sistemi kurulacak, geciken dosyalara özgü çözümler getirilecek.

Hukuka vatandaşlık haklarını koruyan çerçevede bakmak açısından vatandaşların hukuk alanında bilinçlendirilmesi arttırılacak. Vatandaşların temel hukuk konusunda bilgilenmeleri için koruyucu hukuk kapsamında toplumda küçük yaşlardan itibaren hukuk bilincinin arttırılmasına ilişkin çalışmalar devam edecek. Hukuk ve adalet bilincinin yükselmesi için hukuk ve adalet dersini okuyan öğrenci sayısının artması sağlanacak.

Ceza hukukunda yer alan uzlaşma kurumunun daha da etkinleştirilip yaygınlaştırılması sağlanacak.

Zorunlu hakem heyetinin uygulanabileceği uyuşmazlık alanları daha da genişletilecek.

Adli müşavirlik uygulaması yaygınlaştırılacak. Ayrıca ikili düzeyde adli iş birliği anlaşması yapılan ülke sayısı da artırılacak.

Yargı mensuplarının hizmet içi eğitimi üzerinde önemle durulacak.

Davutoğlu: Hukuk dinamik ve hızlı seyrediyor. Hayat dinamik, hukuktan daha dinamik. Hayat hukuktan daha dinamik olduğunda hukuk bir müddet sonra statükoya dönüşüyor ve hayata intibak edemez hale geliyor. İyi bir hukukçu ki hakimlerimize, savcılarımıza güvenimiz tam ama öyle bir mesleki kariyer içine giriyorlar ki zor şartlarda, dosyalar arasında uzun bir süre taşradan başlayıp merkezde görevler icra ediyorlar. İşte bu şartlarda, belli aralıklarla hakimlerimizin, savcılarımızın bu rutinden çıkarılıp hizmet içi eğitimle, hatta uluslararası eğitimle tahkim edilmeleri lazım ki dinamik akan, hayatın dinamik yürüyen bir hukuk sistemine hitap edebilmesi, ikisinin birbirine hitap edebilmesini sağlayabilelim.

Çocuk adalet sisteminde, çocuğun etkin korunması ve çocuğun yüksek çıkarı, yararı ilkesi doğrultusunda gerekli önlemler alınacak.

Davutoğlu: Çocuklarımıza özel önem göstereceğiz. Bu kapsamda savcılıklarda açılan çocuk büroları daha da güçlendirilecek, psikolojik rehabilitasyon geçirecek hale gelmiş olacak. Aile içi şiddetle mücadelede koruma ve savunmanın etkinliğinin artırılmasını en üst düzeyde sağlayacağız. Engellilerin adliye ve ceza infaz kurumlarında karşılaştıkları sorunlar giderilecek.

Ceza infazda modernizasyona devam edilecek.

Hükümlü ve tutukluların meslek öğrenmeleri ve bu yolla rehabilite edilmeleri amacıyla oluşturulan iş yurtlarında iş kolları ve çalışan sayısı arttırılacak. Böylece hükümlülerin kazanç elde etmelerinin ve infaz sonrasında topluma kazandırılmaları sağlanacak.