Bakan Tunç: İşkenceye Sıfır Tolerans Politikasını Sürdürüyoruz

Kişisel Verileri Koruma Kurumu (KVKK) tarafından 7 Nisan Kişisel Verileri Koruma Günü dolayısıyla İbn Haldun Üniversitesinde düzenlenen “Kişisel Veriler ve Hukuki Güncellemeler 2025 Perspektifi” panelinde konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, panel sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kişisel verilerin korunmasının hem bireysel haklar hem demokratik hukuk devleti açısından büyük önem taşıdığını vurgulayan Bakan Tunç sorular üzerine gözaltı merkezleri, adliyeler ve cezaevlerinde güvenlik kameralarının bulunduğunu hatırlatarak, “İşkenceye sıfır tolerans politikasını uygulamaya devam ediyoruz” dedi.

Tutuklu Öğrenciler Üzerine Açıklama

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmaları sonrası düzenlenen izinsiz gösterilerde tutuklanan öğrencilerle ilgili değerlendirmelerde bulunan Tunç, “Öğrencilerimizin tutuklanması kimsenin arzu edeceği bir durum değil. Ancak soruşturmalar, bağımsız ve tarafsız yargı tarafından yürütülmektedir” ifadelerini kullandı.

Yargı sürecinin, kişilerin olaylardaki rolü ve gösteri kanununa aykırılık durumuna göre şekilleneceğini belirten Tunç, gençlerin bir kısmı hakkında tahliye kararlarının verildiğini, ancak bazı tutuklulukların sürdüğünü söyledi.

“Çıplak Arama” İddialarına Yanıt: Bu Uygulama Mevzuatımıza Aykırıdır

Bazı cezaevlerinde usule aykırı arama yapıldığına dair iddiaları da değerlendiren Tunç, “Türkiye’de çıplak arama uygulaması yoktur, olamaz. Mevzuatımız bu konuda net ve detaylıdır. Yönetmeliklere göre yapılan aramalarda mahremiyet ilkesi esas alınır. Aynı cinsiyet kuralı gözetilir ve kişilere özel kıyafet temin edilir” dedi.

Bu tür işlemlerin istisnai durumlar için geçerli olduğunu kaydeden Tunç, cezaevlerinin güvenliğinin sağlanması ve yasak madde girişinin engellenmesi adına gerekli tedbirlerin alındığını söyledi.

Gözaltı Merkezleri ve Cezaevlerinde Kameralar Var

Adliye, cezaevi ve gözaltı merkezlerinde gelişen teknoloji sayesinde kameraların mevcut olduğunu hatırlatan Bakan Tunç, “Cezaevlerindeki hükümlü ve tutuklular devletimize emanettir. Soruşturma geçirenler, neticede yargılama makamları onlarla ilgili bir karar verecek. Tabii masumiyet karinesine, lekelenmeme hakkına önem veriyoruz. Soruşturmanın gizliliği çok önemli. Bu konuda soruşturmanın gizliliği ihlal edilmesin diye uyarılar yapıyoruz. Özellikle basın yayın kuruluşlarımızın bu anlamda çok daha dikkatli yayın yapmaları lazım. Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamış olduğu çerçeve içerisinde kalmaları gerekir. Birtakım isnatlar var, birtakım iddialar var. Bu iddiaların değerlendirileceği yer yargı makamlarıdır. Daha soruşturmanın başlangıcından itibaren henüz dosyayla, isnatlarla, iddialarla ilgili hiç bilgisi olmadan çıkıp birtakım siyasilerin maalesef ‘Bu bir adli soruşturma değildir, bu siyasi soruşturmadır.’ şeklinde birtakım hedef saptırma içerisine girdiklerini görüyoruz. Bu hedef saptırmalar özellikle yargıyı etkilemez. Yargı makamları Anayasa’nın 138. maddesi gereğince milletten aldığı yetkiyi kullanır. Hiçbir makamdan, merciden, mevkiden talimat almaz. Hiçbir makam, merci ona tavsiye ve telkinde dahi bulunamaz.” ifadelerini kullandı.

Haber kaynak