Hukuk Gündemi 2021/45

08-14 Kasım haftası hukuk dünyasında öne çıkan gelişmeleri derlediğimiz hukuk gündemi yayında.

#08Kasım Pazartesi

Adalet Bakanlığı, 8-9 Kasım tarihlerinde Masumiyet Karinesi ve Lekelenmeme Hakkı Sempozyumu düzenledi.

Masumiyet Karinesi ve Lekelenmeme Hakkı Sempozyumuna katılan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: 462 bin vatandaşımız eğer bu kanun olmasaydı evine, işyerine, fabrikasına, çalıştığı kamu dairesine bir polis gelecek ve savcı huzuruna çıkarılarak yersiz bir suçlama nedeniyle ama usul kanunun emredici gereği ‘şüpheli’ olarak burada lekelenmiş olacaktı. Bütün komşularının gözü önünde ifadeye çağrılmak üzere bir polis işyerine gelecek ve savcı huzuruna çıkacaktı.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan katıldığı Masumiyet Karinesi ve Lekelenmeme Hakkı Sempozyumunda yaptığı konuşmada “Yapılması gereken, görevlerinde bağımsız olan hâkimlerin Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre hüküm vermeleridir. Yapılmaması gereken ise herhangi bir organ, makam, merci veya kişinin yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat vermesi, hatta tavsiye ve telkinde bulunmasıdır. 138. madde bu konuda hiçbir istisna öngörmemekte, kategorik bir yasak getirmektedir. Bu müdahale yasağının muhatabı ülke içinde veya dışında bulunan tüm organ, makam, merci veya kişilerdir. Konumu, sıfatı veya görevi ne olursa olsun hiç kimse hiçbir gerekçeyle mahkemelere ve hâkimlere bırakın emir ve talimat vermeyi, tavsiye ve telkinde dahi bulunamaz.” ifadelerini kullandı.

Ankara Barosu Yasa İzleme Enstitüsü, Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemindeki 5. Yargı paketi değişiklikleri taslağına ilişkin inceleme ve karşılaştırma raporlarını yayımladı.

İzmir Barosu Hukuk Söyleşilerinin dokuzuncu yayınında “AİHM Şorli v. Türkiye Kararı Işığında Cumhurbaşkanına Hakaret Suçu” konusu ele alındı. Yayına İstanbul Barosundan Av. Benan Molu katıldı.

#09Kasım Salı

Adalet Bakanı Gül Twitter hesabından, duruşmalara sesli ve görüntülü katılmayı sağlayan “e-duruşma” uygulamasının bütün illerde resmen başlatıldığını duyurdu.

#10Kasım Çarşamba

Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme dönüş toplantıları kapsamında yedinci kez bir araya gelen altı muhalefet partisi temsilcisi çoklu baro sisteminin ortadan kaldırılması noktasında uzlaştı. Toplantıda hemfikir olunan konulardan biri de cumhurbaşkanının Yargıtay ve Danıştay’a üye atayamayacak olması.

Avrupa Birliği mahkemesi, arama motoru Google’ın alışveriş hizmetindeki karşılaştırma stratejisinin kuralları ihlal ettiğine hükmederek AB Komisyonu’nun şirkete uyguladığı 2,42 milyar avroluk para cezasını onadı.

2013 yılından itibaren yürürlükte olan Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliği, Adalet Bakanlığı tarafından İnsan Hakları Eylem Planı  (İHEP) kapsamında yenilendi.

#11Kasım Perşembe

Türkiye Barolar Birliği Başkanlığına adaylığını açıklayan Av. Vedat Ahsen Coşar, Hürriyet gazetesinin kendisiyle yaptığı söyleşide “baro siyasetinin sadece Sayın Metin Feyzioğlu gitsin anlayışı temelinde yapılması yanlıştır. Tamam Sayın Feyzioğlu gitsin, kesinlikle ben de bu düşüncedeyim. Zira Sayın Feyzioğlu, insan haklarının ve hukuk devletinin korunması, evrensel hukuk ilkelerine uyulması, yargı bağımsızlığı konularında gereken hassasiyeti göstermemiş, mesleğin ve meslektaşların sorunlarının çözümlenmesi, avukatlık mesleğinin daha yukarılara taşınması hususunda çok fazla bir şey yapmamış, Avukatlar ve Barolar arasındaki dayanışmayı zayıflatmış, çoklu baro sistemine değil muhalefet etmek destek vermiş, bunu yaparak Baroların parçalanmasına neden olmuştur.” ifadelerini kullandı.

Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü, “7242 sayılı Kanun ile hüküm altına alınan 5275 sayılı Kanun‘un Geçici 9. maddesi kapsamında, Kanun’un yürürlüğe girdiği 14 Nisan 2020 tarihinden itibaren, açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen yükümlüler izne gönderilmiş olup yasa gereği izin süreleri 30 Kasım 2021 tarihinde son bulacaktır.” açıklamasında bulundu.

#12Kasım Cuma

Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, 12.11.2021 gün ve 31657 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Diyarbakır’da Bölge Değerlendirme Toplantısına katılan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Bir duruşmanın saat 09.00’da başlayacağı ilan edilmişse o duruşma saat 11.00’de başlıyorsa burada adalet tecelli etmez, vatandaşın adalete güveni zedelenir. Yine bir duruşmanın 6 ay sonraya, 7 ay sonraya verilmesi vatandaşın bu konuda ‘adalet gecikecek’ şekilde düşüncelere kapılmasına sebebiyet vermektedir. Bu hususta yargı mensuplarının gerekli özeni göstermelerini bekliyorum.” açıklamasında bulundu.

Diyarbakır’da bir dizi ziyarette bulunan Adalet Bakanı Gül: 12 Eylül’de insanlık dışı ve keyfi uygulamalara, işkencelere maruz kalan Diyarbakır Cezaevi’ni kapatıyoruz ve Diyarbakır Cezaevi’ni yakın bir dönemde boşaltmış olacağız. Orayı da 12 Eylüller bir daha yaşanmasın, vesayet bir daha gelmesin diye ibret abidesi olarak demokrasimizin kazanımına sunmuş olacağız. 

Tokat Barosunu ziyaret eden Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu: Gencecik bir avukat baro görevlendirmesiyle asliye cezada sanığın bir savunmasını almış. KDV dahil 856 liraya yıllarca sürecek onlarca duruşmaya asliye cezada katılacak. Daha yetmedi 1 lira ilave ücret almadan istinafa gidecek, temyize gidecek. Bu avukatın insan hakkı ihlalidir. 

Ankara Barosu İnsan Hakları Merkezi, yayımladığı kamuoyu açıklamasında cezaevlerinde açık görüş yasağının insan hakları ihlali olduğu vurgusunda bulundu.

#14Kasım Pazar

Bursa Barosu, Arabuluculuk sınavı sonrasındaki gelişmelerle ilgili basın açıklaması yaptı: 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’ndan kaynaklı yetki ve sorumlulukla 24.11.2019 tarihli arabuluculuk sınavından kaynaklı olarak uygulanan idari işlemlerin Anayasa’ya ve hukuka uygun şekilde tesis edilmesini sağlamak adına gerekli açıklamaların yapılması ve çoğu meslektaşımıza yaşatılan mağduriyetin ve hukuksuzluğun giderilmesine yönelik işlemlerin yapılması gerekmektedir.

4 Kasım’da Türkiye Barolar Birliği Başkanlığına adaylığını açıklayan Av. Vedat Ahsen Coşar, adaylıktan çekildiğini “Bu bir sarmaldır ve bu miyoplukla bu sarmaldan kurtulmak mümkün değildir. O nedenle ve gördüğüm lüzum üzerine, ben, Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı adaylığından çekiliyor, bu süreçte bana en iyi niyetlerle destek veren herkese içtenlikle teşekkür ediyorum.” sözleriyle duyurdu.