Teröristler Avrupa’nın En Büyük Adliye Sarayına Nasıl Girdi?

Tarihe ‘Kara Salı’ olarak geçen Türkiye’nin büyük bölümünün elektriksiz kaldığı 31 Mart 2015, aynı zamanda İstanbul Adalet Sarayı’nda yaşanan rehin alma olayıyla ‘Kanlı Salı’ya dönüştü. Berkin Elvan soruşturmasının savcısı Mehmet Selim Kiraz’ın teröristlerce rehin alınıp şehit edilmesinin ardından Avrupa’nın en büyük ve en iyi korunduğu iddia edilen adalet sarayına eli silahlı teröristlerin girmeyi nasıl başardığı sorusu gündeme geldi.

Adliyedeki odasında rehin aldıktan sonra İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Bürosu Savcısı Mehmet Selim Kiraz’ı şehit eden 2 teröristin adliyeye avukat cübbesiyle girdiği gelen bilgiler arasında. Aynı zamanda çıkardıkları sahte avukat kimliklerini güvenliğe göstererek X-ray cihazından geçmeden adliyeye girmeyi başaran teröristlerin üstleri de aranmadı.

Silahlarıyla birlikte Savcı Kiraz’ın odasına çıkan iki terörist, savcıyı etkisiz hale getirdikten sonra kapıyı da arkadan kilitledi. Baskın sırasında panik butonuna basan Savcı Kiraz’ın yardımına koşan güvenlik görevlileri kapının kilitli olmasından dolayı içeri giremedi.

Güvenlik güçlerinin operasyon gerçekleştirmesinden sonra Savcı Kiraz, hastaneye kaldırılırken teröristlerce bomba yerleştirildiği şüphesiyle odasında inceleme yapıldı. Odadaki çanta kontrollü şekilde patlatılırken çantada bomba olmadığı belirlendi.

Olay yeri inceleme ekipleri şehit düşen Savcı Kiraz’ın odasında ve çevresinde incelemelerine devam ediyor.

Adliye Sarayını günde 45 bin kişi kullanıyor

Yapımına 2006 yılında başlanan ve 126 dönümlük arazi üzerine inşa edilen İstanbul Adalet Sarayı 5 ana blok, 336 savcı odası, 298 mahkeme salonu, 51 icra dairesi, 500 ve 180 kişilik 2 tane konferans salonu, 2 bin 600 araçlık otopark, 2 bin 200 kişilik yemekhane, 180 kişilik kreşten oluşuyor. 550’si hakim ve savcı olmak üzere 5 bin kişi çalışabileceği şekilde tasarlanan İstanbul Adalet Sarayı’nda 1600 oda bulunuyor. Çağlayan Adliyesi’ni günde 45 bin kişi kullanıyor.