Avukat Hakları Grubu İzmir’in çevrim içi yayınında “Yeni Vergi Affı Yasasının Getirdikleri” konuşuldu. Yayına katılan Yeminli Mali Müşavir Mustafa Öztorun önemli bilgiler aktardı.
Vergi aflarının son yıllarda sıkça yapıldığını ve bu konuda karşıt görüşlü iki grubun oluştuğunu belirten Yeminli Mali Müşavir Mustafa Öztorun “Gerek vergi afları, gerekse ceza aflarının tamamı bir ihtiyaçtan doğuyor. Fakat bu yola çok sık başvurursanızda işler yoldan çıkıyor. Vergi aflarını da bu kapsamda değerlendirebiliriz. Affı savunan ve savunmayanlar olarak iki farklı kesim olduğunu söyleyebiliriz. Her ikisinin de gerekçeleri var. Aslında her ikisi de haklı.” dedi.
Kriz Arttıkça Vergi Tahsilatı Azalmakta
Vergi ödemeleriyle ilgili olarak esnaflar üzerinden durumu örneklendiren Öztorun, vergi ödemelerinin farklı harcama kalemleri için kullanıldığını ve ödenmediğini anlattı. Öztorun “Ekonomik krizler, birtakım sancılar, esnafın sorunları en temelde bakıldığında bir tasarruf yetersizliğinden kaynaklanmakta. Ekonomi, verginin daha üzerinde bir şey. Esnaf çarkı çevirebilmek için bu durumda kamu kaynağına ayırdığı vergiyi veya harcı finansman kaynağı olarak kullanmak zorunda kalıyor. Aslında vergisini, sigortasını tahakkuk ettiriyor. Ama günün sonunda önce çok zorunlu olan ihtiyaçlarını gideriyor. Sonra sıra vergiye geliyor ama ödeyemiyor. Zaman içerisinde borç birikiyor ve ödenemez hale geliyor. Ekonomik kriz arttıkça tahakkuk oranı artsa ya da azalsa dahi tahsilat oranları düşmeye başlıyor.” şeklinde konuştu.
Cumhuriyet Dönemindeki Vergi Afları
Mustafa Öztorun, Cumhuriyet dönemindeki ilk vergi affının 1924 yılında çıkarıldığını söyledi. Daha sonra çıkarılan vergi aflarını sıralayan Öztorun “1928,1934,1938,1963,1967,1980 yıllarında da vergi afları gerçekleşti. Daha sonra 1992, 2002, 2003 yıllarında vergi afları yapılmaya devam edidi. 2008’de kısmi, 2011’de kapsamlı af yapıldı. 2016, 2018 ve 2020’de vergi afları yapılmaya devam edildi. Son 10 yılda neredeyse 2 yılda bir af çıkarıldığını görüyoruz. Bunun siyasi, ekonomik nedenleri olduğunu görüyoruz. Hepsinin arkasında tasarruf yetersizliği yatıyor. Ne zaman ki tasarruflar yeterli hale gelir, ekonomik hacim makul seviyeye gelir. İşte o zaman bu afların azalacağını düşünüyorum.” diyerek yapılacak tasarrufların vergi aflarını önleyecek ve sona erdirecek bir adım olduğunu belirtti.
30 Nisan Tarihi Bir Milat
Son yapılan vergi affı düzenlemesinin maddelerinin kapsamlarını açıklayan Öztorun, “İlk madde kapsamı düzenliyor. İkinci madde kesinleşmiş alacaklarla ilgili. Üçüncü madde dava aşamasında bulunan bekleyen alacakları belirliyor. Dördüncü madde vergi müfettişleri tarafından vergi incelemesi başlatılan ve incelendikten sonra sonuç aşamasına gelmiş olan durumları kapsıyor. Beşinci madde matrah ve vergi artırımı olarak bilinen durumları düzenlemekte. Altıncı madde işletme kayıtlarını düzeltilmesini, yedinci madde ise kesinleşmiş SGK alacaklarını düzenliyor. Kapsam aslında 30 Nisan 2021 tarihini milat olarak kabul ediyor.” şeklinde konuştu.
Düzenleyici ve Denetleyici Bazı Kurumların Düzenlediği Cezalar Kapsam Dışı
Öztorun, vergi affının kapsamına alınan ve alınmayan düzenlemeleri açıkladı. Öztorun “Bu tarihe kadar vergi borcu tahakkuk etmiş vergiler ve cezalar bu kapsama girmekte. Maliye Bakanlığı, Gümrük İdaresi, belediyeler ve il özel idareleri tarafından tahakküm ve tahsil edilen vergi ve cezalar, , İSKİ tarafından takip ve tahsil edilen alacaklılar gibi çok geniş kapsamlı alacak grubu görüyoruz. 2021 yılının Emlak Vergisi bu kapsama girmiyor. Motorlu Taşıtlar Vergisi’nin 1. taksidi kapsama girerken 2. taksidi girmiyor. Adli para cezaları kapsam dışı. Pandemide ortaya çıkan Hıfzısıhha Kanunu kapsamındaki maske cezaları da girmiyor. Tütün, sigara cezaları, 5018 Sayılı Kanunun Üst Sayılı düzenleyici ve denetleyici kurumları olan BDDK, EPDK, RTÜK, TAPDK, TRT gibi kurumların düzenlediği cezalar bu kapsama girmemekte.” ifadelerini kullandı.